Evde Montessori eğitimlerimiz başladı

Eh biraz geçte olsa ama genellikle 2,5 yaşından sonra tavsiye edilen Montessori eğitimlerimize bizde başladık. Her ilgili annenin bildiği montessori eğitimlerine http://montessoriegitimi.blogspot.com sitesinden ulaşabilirsiniz.Ben keşfettiğim günden beri ilgiyle okuyup yararlanıyorum.

*Montessori etkinliklerini uygularken 'basitten karmaşığa' ilkesi ve çocuğun dönemsel özellikleri gözardı edilmemelidir.'Kaptan kaba aktarma çalışması'nda elle transferi yeterince yapmamış bir çocuktan kaşıkla transfer etmesi beklenmez.(Siz eline kaşık verseniz de o bir iki denemeden sonra elle transfere yönelecektir)

*Tüm çalışmalar soldan sağa yapılır (yazmaya hazırlık) ama kaptan kaba aktarma çalışmalarında dolu kap sağda bulundurulup,sağdan başlanır. (Çocuk solak değilse)

* Etkinliğe başlamadan önce hiç konuşmadan bir kere yaparak (abartısız yüz mimikleri de kullanarak) göstermek çocuğun konsantre olmasını sağlamaya yöneliktir


*Sunumlar sırasında (solak değilseniz) çocuk sağda oturur.Amaç çocuğun elimizi değil,çalışmanın ayrıntılarını görmesidir.

Evet işte bizde kaptan kaba aktarma çalışması yaptık bugün. Önemli olan çocuğa bunu teklif ederken onu zorlamamak istersen seninle kaptan tane taşıma alıştırması yapalım deyin, hadi gel oyun oynayalım şeklinde yapmamak gerekli çünkü oyun dediğinizde çoçuk onu istediği yöne taşıyabilir. Önce sizin yapmanızı seyretsin sonrada ona verin ve o denesin. Biz en kolay alıştırmadan başladığımız için çok fazla göstermem gerekmedi tabi. Bu yüzden aktarmak için minik mısır tanelerini kullandım.Siz daha küçük çocuklarınız için fasulye, nohut, makarna deneyebilirsiniz.

Gerçekten el kabiliyetlerini son derece arttıran faaliyetler bunlar. Öncelikle 2 kabı koydum ve birer birer mısırları öteki kaba koydum.Tabi Edizde tekrar etti yaptıklarımı ama anne neden birer birer yapıyosun bak böyle 2-3 adet birden neden atmıyorsun hatta bu kabı direkt ötekine niye boşaltmıyorsun demek istercesine tek tek aktarmak dışında bütün metodları denedi. Zorlamamak gerektiği için kendi haline bıraktım. Sonra eline küçük bir kürek verdim birde onunla alıp taşıdı. Arkadan arkadan gelen Emir de oyuna dahil olmak istediği için onada aynı kaptan hazırladım ama içine tehlikeli olmaması için erişteler koydum. Böylelikle 9 aylık oğlumda şimdiden bu alıştırmalara başlamış oldu :) O minik elleri bir görseniz...

Tabi herşeyi ağzına almayı pek seven Emir erişte tanelerinden hoşlanmadı ama abimizin görüş açısına giren erişteler çiğ çiğ yenmekten kaçamadılar.

 Daha sonrada tekrar mısır tanelerine dönen Ediz bu sefer minik arabalarının içine mısırları koyup yürüttü. Sonra yemek pişirdi onlardan.Hatta onlarla uyumaya bile gitti. Bu küçücük  faaliyetin cocuğunuza bir oyuncak vererek zaman geçirmesinden daha çok yararlı ve daha yaratıcı olduğu kesin ve aşikar. Bugün bitene kadar hala ara sıra mısırlarını aradı Ediz. Zaten bu eğitim sisteminde de oyuncaktan çok ev içindeki objelerle çocuklara konsantrasyon öğretiliyor. Eğitim materyallerini almak ise lüks bir çaba olarak söyleniyor. Zaten önemli olan çocuğun önüne konan değişik objelerden kendi oyununu kendi yaratabilmesiymiş. Tıpkı iç içe geçebilen saklama kaplarıyla ters olarak kuleler yapmak gibi. Biz her gün artarak bu eğitimlere devam edeceğiz. Sizlerede tavsiye ederim .